Tweet |
Fırat Demir Muş Kent Haber Gazetesi
Dünyaca ünlü Muş bağlarında sonbaharın son günleri, doğanın rengarenk yüzüyle ziyaretçilere huzur veriyor. Antik çağlardan günümüze kadar önemini koruyan Muş bağları, çeşitli meyve ağaçları, zengin bitki örtüsü, yaban hayatı, kaynak suları ve tarihi dokusuyla eşsiz bir bölge olarak öne çıkıyor. Vadileri, yaylaları, ormanları, kuş sesleri ve gül kokularıyla Muş bağları, yıllardır bölgenin en değerli hazinelerinden biri olarak biliniyor.
Ancak bu nadide doğa harikası, son yıllarda bilinçsiz yapılaşma, eski ağaçların kesilmesi ve gereksiz yolların açılması nedeniyle tehdit altında. Bu durum, hem bölgenin doğal güzelliklerini hem de geçmişten günümüze uzanan kültürel mirasını olumsuz etkiliyor.
Muş Bağlarını Koruma Çağrısı
1071 Alparslan Tarih, Kültür ve Doğa Derneği Temsilcisi Turgay Özlü, Muş bağlarının korunması ve tanıtılması için önemli açıklamalarda bulundu. Özlü, yıllardır bağ kültürü ve kırsal turizm üzerine yaptıkları araştırmalar ve projelerle, Muş bağlarının dünya çapında tanınması ve geçmişteki önemine yeniden kavuşması gerektiğini belirtti. Özlü’nün dileği, her yıl düzenlenen festivallerle Muş’a özgü meyvelerin ve bağ kültürünün hak ettiği yere ulaşması.
“Her haliyle bir dünya markası olan Muş bağları, doğru şekilde korunup geliştirilmelidir,” diyen Özlü, bölge halkının, bağ sahiplerinin ve yerel yönetimlerin bu konuda daha bilinçli hareket etmeleri gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Muş’un tanıtımı ve kalkınması açısından gazetecilerin, sivil toplum kuruluşlarının ve yerel yöneticilerin de önemli sorumlulukları olduğunu hatırlattı.
Her mevsimin kendine özgü bir güzelliği, sonbaharın ise hüzünlü bir vedası olduğunu söyleyen Turgay Özlü, Muş bağlarının korunması için herkesin daha fazla çaba göstermesi gerektiğini belirtti.